İlk Sonbahardan Sonra, Hiçbir Bahar Son Olmadı
Yavaş yavaş soğuyan kaloriferin yanında, elimi hafiften ısıtan masa lambasının başında yazıyorum. Acaba şu an kimler soğuktan elleri titrerken yazmaya çalışıyor veya sıcaktan dolayı yazamıyor. Ben yazıyorum; ama kim okuyacak bunları ya da hatırlayacak. Belki bir gün ben okurum ve eski günleri düşünürüm. Belki yazdığım günleri bile unuturum ve başka biri okur bilmem hangi günün hangi saatinde. Kim bilir belki de ne ben hatırlarım yazdığımı ne de kimse okur bu yazıları. Zaten ne farkeder ki? Yazan da sever, okuyan da sever sevdiğini. Hatta okumayan da... Yazan kişi de unutulur, okuyan da, okumayan da hatta seven de, sevilen de. Ölen unutulur. Ha gerçekte, ha kalpte. Evet unutulur. Ya toprak altında, ya hatır altında.
...önemli olan hatırlamaktır. Unutulana kadar hatırlamak.
Yorumlar
Yorum Gönder